Kapadokya

Türkiye’de ki masal yer

Kapadokya!

      12 ay Turist dolu ve her mevsim çok güzel…

Kapadokya Hakkında

Kapadokya, 60 milyon yıl önce Erciyes, Hasandağı ve Güllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan bölgedir. Coğrafi olaylar Peribacaları’nı oluştururken, tarihi süreçte, insanlar da bu peribacalarının içlerine evler, kiliseler ve manastırlar oymuş bunları fresklerle süsleyerek binlerce yıllık medeniyetlerin izlerini günümüze taşımıştır. İnsan yerleşimlerinin Paleolitik döneme kadar uzandığı Kapadokya’nın yazılı tarihi Hititlerle başlar. Tarih boyunca ticaret kolonilerini barındıran ve ülkeler arasında ticari ve sosyal bir köprü kuran Kapadokya, İpek Yolu’nun da önemli kavşaklarından biridir. Kapadokya, Pers dilinde “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına geliyor. Bu güzel ülke, dünyada daha önce gördüğünüz hiç bir yere benzemeyen bir coğrafyaya sahip. Bu nedenledir ki her yıl dünyanın dört bir tarafından yüz binlerce ziyaretçi alıyor.

Kapadokya Ulaşım

Kapadokya’ya en kolay ulaşım uçak ile mümkün. 2 havalimanı seçeneğiniz var.

1.Kayseri havalimanı

2.Nevşehir havalimanı

İki havalimanından da Havaş ile Kapadokya bölgesinin tam kalbi olan Göreme-Uçhisar-Ürgüp ve Avanos’a ulaşım sağlanıyor. Nevşehir havalimanı çok daha yakın. Nevşehir havalimanı’ndan Göreme merkez 30 dk, Kayseri havalimanından ise 1.5 saat sürüyor. Gelmeden önce otelinizi arayıp adınızı yazdırmanız yeterli. Servis ücreti yaklaşık tek yön 25-30 Tl civarı.

Kapadokya Gezilecek Yerler

Kapadokya da gezmek için en iyi yöntem tur şirketlerinin kırmızı, yeşil, mavi diye ayırdığı ve her yeri bir günde görmenize olanak sağlayan günübirlik turları. Otelinizden alıp, otelinize geri bırakıyorlar. Ücretleri de oldukça makul.

1. Göreme

Güllüdere Vadisi; Çavuşin ve Göreme arasında yer alan vadi, pek çok kilise, manastır ve yaşam alanı kalıntılarının bulunduğu bir bölge. Peribacası oluşumlarının en iyi izlenebileceği trekking parkuru olarak rağbet gören Güllüdere, yaklaşık 4 kilometre uzunluğunda ve yalnızca yürüyerek kat edilebilen bir alan. Üç Haçlı Kilise ile Ayvalı Kilise görülmeli.Güvercinlik Vadisi; Güvercinliklerin yoğun olarak bulunduğu Kapadokya’da, Uçhisar’dan Göreme’ye uzanan 4100 metrelik bir trekking vadisi olan Güvercinlik Vadisi, adını vadilerde oyulmuş güvercinlik adı verilen yuvalarda beslenen güvercinlerden alıyor. Güvercinleri izlemek, manzaranın keyfini çıkarmak için hoş bir yer.

Zemi Vadisi; Ürgüp-Nevşehir Yolu üzerinde yer alan ve Uçhisar’ın doğusunda kuzey-güney doğrultusunda uzanan Zemi Vadisi, Göreme-Açık Hava Müze arasında bulunuyor. Vadi başlangıcı ile Göreme arasındaki 5600 metrelik vadi, doğa yürüyüşüne elverişli, önemli parkurlardan biri. Sarnıç Kilisesi, Saklı Kilise, Görkündere Kilisesi ve El Nazar Kilisesi de vadi içinde gezilmesi gereken yerler.

Aşk Vadisi; Bağlıdere Vadisi olarak da bilinen, Göreme-Uçhisar yolu üzerindeki Örencik’ten başlayıp, Göreme-Avanos yolu üzerinde biten 4900 metre uzunluğunda bir yer. Balon turlarının hava koşullarına göre muhakkak uğradığı vadi, Kapadokya gezilecek yerler arasında yürüyüş için de oldukça uygun.

Göreme gün batımını izlemek için Kapadokya’nın en özel bölgelerinden biri. Kapadokya, günbatımı saatlerinde kızıl bir görüntü alıyor. Günü güzel bir manzara ile bitirmek için buraya gidin.

2. Uçhisar

Kapadokya’nın en yüksek noktası olan Uçhisar, şehir merkezine 5 km mesafede yer alıyor. Tüm Kapadokya bölgesinin en güzel panoramik seyrinin yapıldığı tepe üzerine kurulu olan kasaba, Kapadokya’nın kapısı olarak da biliniyor. Uçhisar, günümüzde Kapadokya bölgesinin yüksek gelirli ziyaretçilerinin tercih ettiği konaklama merkezi. Tarihi sokaklar arasında dolaşın, kalesine çıkın, hediyelik eşya dükkanlarına uğrayın.

Uçhisar Kalesi
Kapadokya bölgesindeki görülecek tüm yerlerin panoramik seyrine olanak veren konumuyla Uçhisar Kalesi’nin zirvesinden Kızılçukur, Ortahisar, Ürgüp, İbrahimpaşa, Mustafapaşa ve Gömede Vadileri ile Göreme, Avanos, Çavuşin,Nevşehir, Çat ve Erciyes’e kadar büyük bir coğrafya izlenebiliyor. Gün batımının izlenebileceği en güzel yerlerden diğer biri burası.
Kocabağ Şarapçılık
Uçhisar’a bağlı Yeşilyurt Köyü’nde şarap imalatı yapan ve bağcılıkla uğraşan bir aile şirketi olan Kocabağ Şarapçılık, Kapadokya ile özdeşleşmiş bir şarap markası. 1972 yılında köy evinin bahçesindeki kaya kütlesini bir mahzene çeviren aile 1986’dan bu yana kendi etiketleriyle pazarlamaya başlamış. Türkiye genelinde ilk 5 firma içinde yer alan Kocabağ, bağcılık açısından oldukça elverişli Kapadokya yöresindeki birçok üzüm çeşidiyle şahane şaraplar yapıyor.

3. Avanos

Göreme-Avanos yolu üzerinde Zelve’ye çok yakın olan ve Paşabağ Rahipler Vadisiolarak bilinen Paşabağ bana göre Kapadokya gezilecek yerler en önemli yerlerin başında. Şapkalı peri bacası oluşumlarının ilginç örneklerinin görülebileceği bir vadi. Adından da anlaşılacağı gibi keşişlerin inziva yeri olarak kullandıkları bir bölge olan vadi ve çevresi, hediyelik eşya satan dükkânlarla çevrili.

Devrent Vadisi
Hayal Vadisi veya Perili Vadi olarak da bilinen Devrent Vadisi, Avanos’ta yer alıyor. U şeklinde bir yapısı olan vadinin bir ucu Dervent iken diğer ucu da Kızılçukur’a çıkıyor. Ortada kalan bölüm ise Zelve ve Paşabağı olarak adlandırılıyor. Göreme’ye yalnızca 10 dakika mesafede yer alan vadideki peri bacaları birçok hayvan ve insan şekline benzetilebilecek siluetler oluşturuyor. Meşhur deve figürünün belirdiği peri bacasıyla da ünlü Kapadokya’nın bu görülmesi gereken bölgesinde, uzaktan elleri açık rahibeye benzeyen Meryemana peri bacasını da görün.

Çavuşin Köyü
çavuşinGöreme-Avanos yolu üzerinde, Göreme’ye 2 km uzaklıkta yer alan Çavuşin, Kapadokya bölgesinin en eski yerleşim yerlerinden biri. Hristiyan dervişlerinin ve topluluklarının yaşadığı bir bölge olan köyün en eski yapısı 5’inci yüzyıl tarihli Vaftizci Yahya Kilisesi. 12 kilisenin yer aldığı Kızılçukur ve Güllüdere Vadileri Avanos’a bağlı olan Çavuşin sınırından başlıyor. Güllüdere’nin yakınındaki Haçlı Kilise aynı zamanda Müslüman Arapların akınlarına karşı savunma amaçlı olarak da kullanılmış.

Güray Museum
Dünyanın ilk ve tek yeraltı seramik müzesi olan Güray Museum, bölgenin binlerce yıllık zengin kültürel birikimini, dünyanın birçok yerinden gelen ziyaretçilere tanıtıyor. Geleneksel çömlekçilik ve seramik sanatının tarihi süreçteki gelişimini sergileyen müzeye gelen turistler seramik ve çömlek imalatının bütün aşamalarını görüp dilediklerinde kendileri de çömlek yapımını deneyimliyorlar. Kapadokya’nın en büyük imalat ve satış atölyesi olan yapı da bölge mimarisine uygun, iki katlı kaya oyma yeraltı şehri tarzında.

4. Ürgüp

Temenni Tepesi
1288’de Vecihi Paşa tarafından Kılıçaslan için yaptırılmış olan bir anıt mezarın bulunduğu Temenni Tepesi’nde Osmanlı döneminden kalma iki önemli mezar bulunuyor. Tepenin ortasında bulunan kümbet ise, daha önceleri Ürgüp Tahsinağa Halk Kütüphanesi olarak kullanılmış. Tepeden Ürgüp’ün tamamın ve Erciyes’i görmek mümkün. Konaklama için en uygun yer Fresco Cave Suites.Kapadokya Sanat ve Tarih Müzesi; Kapadokya’nın tarihi, kültürel ve mimari özelliklerini yansıtan ve Türkiye ile dünyadan toplanmış 200’den fazla bebeğin sergilendiği müzede, tematik bölümlere ayrılmış el yapımı bebekler, kostümleri ve yapılan özgün düzenlemeleriyle yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor.Sobesos Ancient City; Ürgüp’e bağlı Şahinefendi Köyü’nün güneyinde yer alan Sobesos Antik Kenti, Örencik olarak adlandırılan bölgede bulunuyor. 4. yüzyılın ortalarına ve 5. yüzyıla ait olduğu tahmin edilen yapılar Sivastika, Meander ve Haç motifleriyle dikkat çekici.

Turasan Şarap Evi
1943’te kurulan Turasan, Kapadokya’da 3 nesildir şarapçılıkla uğraşan, şarapçılık geleneğinin en iyi yaşatıldığı işletmelerden biri. Üzümlerini kendi bağlarında yetiştirerek kendi tesislerinde işleyen işletmenin Uçhisar’da bütün bir kaya bloğunun oyularak yapıldığı, üst katı tadım merkezi olmak üzere mahzeni bulunuyor. Turasan’ın beyaz ve kırmızı şarapları Anadolu’nun en kaliteli yerel şaraplık üzümleri olan Kalecikkarası, Öküzgözü, Boğazkere, Emir, Narince ve Dimrit’den yapılıyor.

5. Ortahisar

Türkiye’nin soğuk hava deposu olarak bilinen, Kapadokya’nın bozulmamış yöresel köy yaşamını sürdüren Ortahisar, köy merkezindeki yer alan tüf kaya ve çevresine oyulmuş kaya evlerden oluşuyor. Hristiyanların bölgeden ayrılmadan önce manastır yaşamına ait örnekler bıraktığı Ortahisar’da, Tavşanlı, Harim, Sarıca, Cambazlı, Balkan Deresi Kiliseleri ile Hallaç Dere Manastırı’nı görmeden ayrılmayın. Kapadokya yaşantısını yansıtan bölgenin ilk ve tek Etnografya Müzesi’nin de bulunduğu köy, Ürgüp-Nevşehir yoluna 1 km mesafede yer alıyor.Konaklama için en uygun yer Queen’s Cave Kapadokya.Ortahisar Kalesi; Bizans döneminde yapıldığı düşünülen kale, Göreme ile Ürgüp arasında yer alıyor. Hem barınma hem de stratejik amaçla yapılmış olan kale içerisinde birbiriyle bağlantı koridor, oda ve tüneller bulunuyor. Tırmanılarak zirvesine ulaşılabilen Ortahisar Kalesi’nin tepesi ilginç bir seyir alanı ve resim çekme noktası.

6. Zelve

Avanos’a 5, Paşabağı’na 1 kilometre uzaklıkta yer alan Zelve, Kapadokya gezilecek yerlerin en önemlilerinden. Aktepe’nin dik ve kuzey yamaçlarında kurulmuş, üç vadiden oluşan, sivri uçlu ve geniş gövdeli peribacalarının en yoğun olduğu bölge. Özellikle 9’uncu ve 13’üncü yüzyılda Hristiyanların önemli yerleşim ve dini merkezlerinden biri olan Zelve, aynı zamanda eğitim verilen manastırların da bulunduğu bir yöre. Vadideki en önemli yapılar ikonoklastik dönem öncesinde yapılmış olan Balıklı, Üzümlü ve Geyikli Kiliseleri.

7. Mustafapaşa

Ürgüp İlçesine bağlı, Mustafapaşa Kasabası barındırdığı 30’a yakın kilise ve şapelle, 1924 yılında yapılan nüfus değişimine kadar Hristiyanların yoğun olarak yaşadığı bir bölge olmuş. Mustafapaşa’da yerleşen Hristiyanlar, yöreye özgü kesme taş işçiliği ile pek çok ibadethane ve konak bırakarak buradan ayrılmışlar. Antik dönemlerde ismi Sinasos olan Mustafapaşa’da Aziz George, Aziz Vasilios, Aziz Stefanos Kiliseleri, Konstantin veHelena Kilisesi ile Aziz Basil Şapeli öne çıkıyor.Konaklama için en uygun otel Arno Valley Otel.Gömeda Vadisi; Ürgüp-Mustafapaşa yolunda Üzengi Vadisi yakınlarında yer alan yer, Mustafapaşa Kasabasının batısında kalıyor. Kapadokya’nın diğer vadilerine göre daha az bilinen ve peribacası oluşumunun nispeten daha az olduğu fakat bitki örtüsü bakımından daha zengin olan vadi, jeomorfolojik açıdan Ihlara Vadisi’ne benzeyen floraya sahip. Yamaçlarında kilise, manastır ve güvercinliklerden oluşan alanda kayalara oyulmuş Aziz Basil Kilisesi, Aziz Nicola Manastırı ile vadideki diğer kiliseler gezilebiliyor.

8. İbrahimpaşa

Damat İbrahim Paşa’nın doğum yeri olan Muşkara, bizatihi kendi yaptığı imar planı ile bugünkü Nevşehir’in temellerini atan Osmanlı paşası. Köprüler, hanlar, hamamlar, medreseler ve camiler inşa edilen köydeki en önemli yapı ise Damat İbrahim Paşa Külliyesi. İbrahim Paşa tarafından 1726-1727 yılları arasında Nevşehir’de yaptırılan Damat İbrahim Paşa Külliyesi, cami, medrese, kitaplık, sıbyan mektebi, imaret ve hamamdan oluşan bir yapı topluluğu. Kurşunlu Cami ise yüksek ve kalın bir duvar ile çevrili bir avlu içinde yer alan ve İbrahim Paşa Camisi adı ile bilinen bir yapı. Günümüzde de kullanılan batı kapısı iç içe iki kemerli olan cami ve külliye, lale devri mimari özelliklerine sahip.Konaklama için en uygun yer Kapadokya El Puente Cave Hotel.

9. Ihlara Vadisi

Eski ismi Peristremma olan Ihlara Vadisi’nde ilk yerleşimin 4. yüzyılda başladığı biliniyor. Melendiz Çayı’nın 14 kilometre uzunluğunda ve 100-200 metre derinlikte bir kanyon oluşturarak yörenin kendine has jeolojik özelliği sayesinde, kayalara oyulmuş freskli kiliseler, korunarak yeryüzünde eşine rastlanmayan bir tarih hazinesi olarak günümüze ulaşmış. Kapadokya denince akla ilk gelen yerlerden biri olan vadi, Aksaray’ın Güzelyurt İlçesi, Ihlara Kasabası’nda ve Hasan Dağı’nın kuzeydoğusunda kalıyor. Aksaray’a 40, Güzelyurt’a ise 7 kilometre mesafedeki bu doğa harikası, Kapadokya’nın ziyaretçilerine en özel armağanı.

10. Yeraltı Şehirleri

Kapadokya’da en büyükleri olan, Kaymaklı ve Derinkuyu haricinde kayalara oyularak yapılmış Özkonak, Özlüce, Tatlarin gibi yeraltı şehri bulunuyor.

Kaymaklı Yeraltı Şehri
Nevşehir’e 20 km mesafedeki Kaymaklı Kasabası’nda yer alan 8 katlı, 5000 kişi kapasiteli, yerin 20 metre altı olan 4 katının ziyarete açık olduğu bir şehir. MÖ. 3000 yılına kadar giden tarihiyle Hititlerin inşa ettiği bilinen kent, Roma ve Bizans dönemlerinde oyma işlemi devam ettirilerek genişletilmiş. Bu tüf kayalara oyulmuş devasa yeraltı kentinde koridorlarla birbirlerine bağlanan oda ve salonlar, şarap depoları, su mahzenleri, mutfak ve erzak depoları, havalandırma bacaları, su kuyuları, kilise ve dışarıdan gelebilecek herhangi bir tehlikeyi önlemek için kapıyı içten kapatan büyük sürgü taşları yer alıyor.Mazı Yeraltı Şehri; Ürgüp’e 18 km mesafede, Kaymaklı Yeraltı Şehri’nin ise 10 km doğusunda yer alan Mazı Yeraltı Şehri, Roma ve Bizans dönemine ait çok sayıda kaya mezarıyla ünlü. Antik dönemlerdeki adı Mataza olan kentin, dört farklı girişi bulunuyor. Gerek hayvan ahırlarının fazlalığı ve gerekse de şırahaneleriyle çok uzun süreler kullanılmak üzere inşa edildiği düşünülen kentin en görkemli bölümlerinden biri de ahırlardan açılan kısa koridorlar vasıtasıyla ulaşılan kilisesi. Kilisenin, Kaymaklı’dan farklı olarak dikine tasarlanmış apsisisin tam karşısında ise diğer bölümlerine geçişi sağlayan gizli bir bacası var. Pasajların çoğu kapanmış olduğu için, şehrin ne kadar bir alana yayıldığı bilinemese de, en az Derinkuyu ve Kaymaklı kadar geniş ve derin olduğu düşünülüyor.Gaziemir Underground City (Güzelyurt); Güzelyurt’a 14, Nevşehir’e 55 km mesafede olan ve Gaziemir Köyü içerisinde bulunan Gaziemir Yeraltı Şehri ve Kervansarayı, Kapadokya’nın diğer yer altı şehri ve kervansarayından farklı olarak her ikisini de aynı anda barındırıyor. Girişindeki Hitit tarzı taş bindirme tekniği ile yapılmış geçit Boğazkale’den sonra türünün ikinci örneği sayılıyor. Tarih boyunca Bizans ve Selçuklu döneminde de kullanılan yer altı kervansarayı ortada bir meydan ve çevresinde açılmış odalardan oluşuyor. İki kilise, şarap yapım atölyesi ve çok sayıda şarap küpünün bulunduğu yeraltı şehrinde erzak depoları, ocaklar, hayvan barınakları ile yaşam mekânları dikkat çekiyor.Yamaçlara, veya peribacalarının içlerinin oyulmasıyla hazırlanmış odalar, yüzlerce yıldır insanlara ev sahipliği yapıyor. Yörenin volkanik yapısından dolayı kolayca oyulabilen ve şekil verilen taş kayalıkların oyulmasıyla oluşturulmuş odalar, misafirlerine nefis konaklama deneyimi sunuyor.

Kapadokya Konaklama

Kapadokya’da konaklama olarak en ünlü 3 otel;

-Argos in Cappadocia

-Museum Hotel

-Sacred Hotel

Bu otellerin yanı sıra  Mağara(Cave) otel olarak geçen çok değişik otellerde mevcut bence zevkinize göre iyice araştırıp gidin. Uçhisar bölgesi en güzel otellere ev sahipliği yapıyor. Ancak sabah balonları görmek istiyorsanız en iyi konum Göreme.

Yeme & İçme

Kapadokya da yeme-içme oldukça zengin.

En sevdiğim restaurantlar

Dibek Restaurant‘ta testi kebabı yemeden sakın dönmeyin. Hem sebzelisi hem de etlisi mevcut. Gitmeden 1 saat önce sipariş vermenizi tavsiye ederim. Testi kebapları 1 saat pişip öyle servis ediliyor. Bol bol söyleyin inanılmaz lezzetli.

Seki Restaurant: Argos hotel’in içinde bulunan restaurant en şık ve lezzetli restaurantlardan biri. Doğuş grubuna ait mekanda herşey birinci sınıf.

-Muti Restaurant

-Elai Restaurant

-Lil’a Restaurant

Kapadokya Balon Gezisi

Kapadokya’ya gidipte balona binmemek olmaz. Bence en iyi yer Royal baloon. Gitmeden aramanızı tavsiye ederim. Yoğunluk ve hava durumu sebebiyle gittiğinizde çıkmazlar ise üzülmeyin.